3 lokakuun, 2024

Depremin 1. yıldönümü

6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremin 1. yılına giriyoruz. Pazarcık ve Elbistan merkezli aynı gün içinde iki büyük depremle sarsıldı Türkiye. 14 milyon insanın yaşadığı, 11 il, yüzlerce ilçe ve köylerde soğuk bir kış gününde olan bu deprem millet olarak hepimizi derinden yaraladı.

Yüzlerce yıldır bu kadar geniş alana yayılan bir deprem olmamıştı ve yıkım çok büyüktü. Yüzbinlerce ölü, yaralı ve kayıp vardı. Gecenin tam zifiri karanlığında olan bu depreme hazırlıksız yakalanmıştık ve tam bir kaos ortamı vardı. Bu kadar geniş alanaya yayılan depreme anında müdahele edilemedi. Birçok yerde havaalanları ve yollar kullanılamaz haldeydi.

Allah böyle bir afeti bir daha milletimize, ülkemize yaşatmasın inşallah. Acımız büyüktü ve gerek devlet yetkilileri gerekse halk ellerinden gelen herşeyi ilk fırsatta yapmaya çalıştı imkanlar çerçevesinde.

DEPREM BİZE NEYİ ÖĞRETTİ

Depremde birçok kişi kalpten ve can havliyle çalıştı onlardan Allah razı olsun. Amma velakin depremde şunu da gördük ki, sosyal hayat, yardımlaşma, büyük afetlerde ders çıkarma ve buna benzer birçok konuda bitmişiz.

Böyle büyük afetlerde sağ kalan, durumu olan insanların herşeyiyle yardım etmesi gerekirken birçok konuda sınıfta kaldık.

BU DEPREMDE NEYI GÖRDÜK

  • Bu depremde 3 liralık ekmeği 14 liraya satan fırıncı gördük. Evleri barkları yıkılmış, birçoğu sadece pijamayla dışarı çıkmış insanlara para ile ekmek satanı gördük.
  • Herkes canı ile uğraşırken fırsattan istifade marketleri yağmalayıp, gıda, ekmek vs almak yerine elektronik eşya, tv, fırın çalanları gördük.
  • Depremden fırsat, evi sağlam kalan ev sahiplerinin 3 bin liralık evi 15 bine çıkaracak kadar alçaldıklarını gördük.
  • Sosyal medyada hava atmak isteyen, deprem bölgesine gidip, birkaç selfie yapıp takipçi kasıp olaydan fırsat çıkaran, bir de üstüne yalan yanlış bilgilerle milyonlarca takipçileriyle ortalığı velveleye veren zibidileri gördük.
  • Giden yardımları depolarına koyan yöneticileri, ihtiyacı olmadığı halde yardımları alıp evlerine saklayanları gördük.
  • Seçim sonuçlarına bakarak, kendi zihniyetindeki partilere oy çıkmayınca, depremzedelere hakaret edip, verdikleri yardımları isteyip, keşke yardım etmeseydik, depremde ölüp gitseydiniz diyen karanlık zihniyetin gerçek yüzünü bir daha gördük.
  • Deprem bölgesinde yaşamamıza rağmen, gerek halk olarak, gerek resmi kurumlar olarak, çok hazırlıksız olduğumuzu gördük.
  • Yıkılan evlerin mütahitlerinin nasıl kalitesiz ve ucuz ev yapıp, milyonlarca liraya sattığını gördük.
  • Velhasıl kelam buna benzer onlarca daha görmek istemediğimiz örnekleri yazabilirim. Şunu söylemek istiyorum ki bu depremde sadece yıkılan evleri, ölen insanları, sağ kalan çaresiz insanları görmedik. İnsanlığın da öldüğünü gördük. (kalpten samimi yardım eden insanları tenzih ederim)

Keşke bundan sonra bu olaylardan ders çıkarıp, gelecekte daha sağlam yapılar yapsak, plan, programlar dahilinde usülünce depreme dayanıklı bölgeler kursak ama pek umudum yok. Depremin üzerinden bir kaç ay geçmeden, sanki hiçbir şey olmamış gibi millet kaldığı yerden eskisi gibi hayatına devam etti. Birçok kişi, kurum ve kuruluş depremi fırsata çevirdi. Birçok şehirde daha cesetler enkazlarda iken, seçim isteriz telaşına düşüldü, olaydan siyasi çıkar elde etme derdine düştüler.

Allah bir daha böyle afetler yaşatmasın milletimize. Gerçekten çok zor günlerdi. Bir yıl geçmesine rağmen hala acımız taze, hala kalbimiz yaralı. Bizler ne kadar üzülsek de , bölgede yaşayan, evini, ailesini, çoluğunu çocuğunu, herşeyini kaybeden insanların üzüntüsü ve acısı daha ağırdır. Allah hepsinin yardımcısı olsun! Dualarımız hep onlarla beraber. Devletimiz ile samimi yardımsever milletimiz ile en kısa zamanda yaralarını bir nebze olsun sararız inşallah.

Tekrardan depremde hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun inşallah! Yararılara acil şifalar diliyorum. Geride kalanlara başsağlığı ve sabırlar diliyorum.

Nejdet Karadag

6 Şubat 2024

Finlandiya